Büyükşehir belediyelerinin hayali; metro
Ah bir metromuz olsa...
Dünyanın gelişmiş kentlerinde ulaşım yükünün ağırlığını metrolar taşıyor. Ülkemizde ise metro, kavram olarak çok eski olmasına karşın, henüz uygulama aşamasına gelmiş değil. Türkiye'nin üç büyük kentinde metro yapım çalışmaları sürüyor. Diğer büyük kentelerimiz de metro peşindeler. Ancak kentlerimiz çarpık çurpuk o kadar hızlı büyüyor ki, metrolar bitirildiği zaman, büyük olasılıkla onlar da ulaşım sorununu çözmenin gerisinde kalacaklar!
İstanbul Metrosu'nun birinci bölümü 1998 yılı sonunda tamamlanıyor, tüm İstanbul'u kapsayan metro ağı ise ancak 150 yılda kurulabilecek.
Yapımı devam eden ve 650 milyon dolara malolocak olan İzmir Metrosu 1998 yılı sonunda hizmete girecek.
Ankara Metrosu'nda deneme seferlerine başlandı.
Diğer büyükşehirlerde ise hafif raylı sistem çalışmaları sürdürülüyor. Metropollerin en büyük problemlerinden olan ulaşım, göçlerin durdurulamaması ve nüfusun giderek artması sebebiyle içinden çıkılmaz bir hale geliyor. Büyükşehir belediye başkanları, kentiçi ulaşımı sağlamak ve trafik sıkışıklığını gidermek amacıyla metroyu kurtarıcı olarak görüyorlar. Dünyanın çağdaş büyük kentlerinde bu iş çoktan halledilmiş. Biz epey uzun süren tartışmaların ardından yapım çalışmalarına birkaç yıl önce başlandı. İstanbul, Ankara ve İzmir'de epey mesafe alındı. Ama, metro, öteki büyükşehir belediyelerinin de hayallerini süslüyor.
Bir bakıma büyük kentlerimizin sorumlularına göre ulaşım sorununun çözüm şifresini şu üç sözcük oluşturuyor; metro, metro, metro..
İstanbul'daki çalışmalar
İstanbul'da, Aksaray-Yenibosna arasında çalışan hafif metro, E-5 karayolunun yükünü azaltmasına rağmen ihtiyaca cevap vermiyor. Taksim-4. Levent arasında yapımı devam eden İstanbul Metrosu birinci kısmının ise 1998 yılı sonunda hizmete girmesi hedefleniyor. Tek yönde saatte 76 bin yolcu taşıyacak olan metro için bugüne kadar 11 trilyon lira harcandığı kaydediliyor.
Taksim- 4. Levent arasını 12 dakikada katedecek olan metronun elektromekanik işleri, Büyükşehir Belediyesi'nin açtığı ikinci ihaleyi vagonlar hariç 180 milyon dolar (yaklaşık 28 trilyon lira) fiyat vererek kazanan Cegelec Konsorsiyumu tarafından yapılıyor. Konsorsiyum, Fransız Cegelec firması ile Albayrak ve Cengiz İnşaat'dan oluşuyor. Vagon yapımı ise, 277 milyon Frank (yaklaşık 7 trilyon lira) karşılığında ihaleyi kazan Gec Alsthom Transport firması tarafından yürütülüyor.
Daha önce vagonlar dahil 224 milyon dolar (yaklaşık 35 trilyon lira) bedel karşılığında Siemens'in kazandığı metro ihalesi, firmanın ihale şartnamesine uymadığı gerekçesiyle belediye tarafından iptal edilmişti.
150 yılda tamamlanacak
Tüm İstanbul'u kapsayacak İstanbul Metro Projesi kapsamında, Taksim-4. Levent hattının Levent yönünden Maslak'a, Taksim yönünden ise; önce Yenikapı'ya oradan da Topkapı'ya uzatılması planlanıyor. Ayrıca, mevcut hafif metro hattının Esenler yönünde; Atışalanı, Bağcılar ve Mahmutbey üzerinden İkitelli'ye, Yenibosna tarafında ise Avcılar'a kadar uzatılması tasarlanıyor.
Mevcut Sirkeci-Zeytinburnu tramvay hattına ilave olarak hafif raylı sistem çalışmalarının da sürdürüleceği belirtiliyor
Tuzla-Harem arasında yapımı planlanan tramvay hattı için hükümetin onayı bekleniyor. Yeni metro ve tramvay hatlarının, Boğaz Demiryolu Tüp Geçit ve demiryolları ile bağlantıları da düşünülerek İstanbul trafiğine çözüm aranıyor.
Ancak İstanbul genelini kapsayacak olan metro ağı için toplam 103 kilometre metro hattı yapılması gerekiyor. Bütün bu çalışmalar için 7 milyar dolara gereksinim olduğu belirtiliyor. Ne var ki, para bulunsa bile, böyle bir çalışmanın birden ele alınması ve sonuçlanması mmümkün olmuyor. Raylı ulaşım sisteminin bütününün tamamlanması için 150 yıllık bir zamana gereksinme duyuluyor.
Bugün hayatta olanlardan hiç kimsenin görmesinin mümkün olamayacağı bir sonuç üzerinde yorum yapmak belki gerçekçi değil, ama, görünen köye bakarak diyebiliriz ki, 150 yıl sonra sistem tamamlandığında İstanbul'un ihtiyacı da çok farklı bir boyut kazanmış olacak!
İzmir Metrosu tam zamanında
Türkiye'deki metro çalışmalarında zamanlamayı en iyi yapan kentimizin İzmir olduğunu söyleyebiliriz.
Büyükşehir Belediye Başkanı Burhan Özfatura'nın 1994 yılında yeniden göreve gelmesiyle, üçüncü büyük kentimiz olan İzmir'deki metro çalışmaları hız kazandı.
İzmir Metro Projesi, 45 kilometreye varan ve Çiğli'den Buca'ya, Bornova'dan Narlıdere'ye kentin metropol bölgesini tamamen kapsayan yüksek kapasiteli bir sistem olarak planlandı.
Bu sistemin omurgasını oluşturan 11 kilometrelik Üçyol-Konak-Basmane-Halkapınar hattı ile Halkapınar-Bornova kolunun yapımı devam ediyor.
Birinci aşamada sırasıyla; Üçyol, Konak, Çankaya, Basmane, Hilal, Halkapınar, Stadyum, Sanayi ve Bornova istasyonları bulunuyor. Bu istasyonlardan Üçyol, Konak, Çankaya ve Basmane istasyonları yeraltında, Hilal ve Stadyum istasyonları viyadükte, diğer istasyonlar ise hemzeminde inşa ediliyor. İnşaat işleri ihaleyi kazanan "Yapı Merkezi" tarafından yürütülüyor.
Deprem riski sıfırlanıyor
İzmir birinci derece deprem bölgesinde yer aldığı için, İzmir Metrosu kapsamında inşa edilen bütün yapılarda deprem etkileri gözönünde tutuluyor. Yüksek şiddetli bir deprem meydana gelmesi halinde en az hasarla atlatılması için bütün tedbirlerin alındığı bildirildi.
Saatte 80 kilometre hız yapacak olan İzmir Metrosu'nda tek yönde saatte 45 bin yolcu, günde ise 400 bin yolcu taşınacak. Metronun yapımı toplam 650 milyon dolara malolacak.
İzmir Metrosu'nun bütün kısımlarında yoğun bir şekilde çalışmalar devam ediyor. Hattın Bornova'dan Halkapınar'a kadar uzanan yüzde 45'lik bölümünde (Yaklaşık 5 kilometre) çalışmaların tamamlanmak üzere olduğunu kaydeden belediye yetkilileri, 1998 başında bu kısmın işletmeye alınarak eğitim amaçlı ilk seferlere başlanacağını kaydettiler.
Sistemin geri kalan kısımları, ilk önce Basmane'ye, sonra Çankaya'ya, daha sonra da Konak ve Üçyol'a kadar olmak üzere, kademeli olarak seferlere açılacak. Böylece İzmir Metro Sistemi, 1998 yılı sonunda araç trafiğine alınmış olacak.
Bu arada, İsveç'te yapılmakta olan metro araçları ve elektromekanik ekipmanların bir bölümü İzmir'e geldi. Elektromekanik ekipman ve sistemlerden; tren kontrolü sistemi, radyo-telefon sistemi, merkezi saat ve genel anons sistemi, istasyon görüntülü-sesli bilgilendirme ve peron monitör sistemi, güç kaynağı sistemi ve ücret toplama sistemlerinin imalatı büyük ölçüde tamamlanarak sevkiyatları yapıldı. Raylı sistem araçlarıyla birlikte tüm araçların ve sistemlerin sevkiyatı bu ay tamamlanıyor.
Yıl sonunda, inşaat işleri için yapılan ödeme toplamının 253 milyon, elektromekanik teslimatlar için yapılan ödeme toplamının da 195 milyon dolar olmak üzere, toplam 448 milyon dolara ulaşması hedefleniyor.
Ankara'da deneme başladı
Ankara'da raylı sistemin başlangıç tarihi 1960'lara dayanmasına rağmen, 1989 yılına kadar raylı sistem projesini hayata geçirmek mümkün olmadı. 1970'li yılların sonlarında metro inşaatına başlandı, ancak iş sadece Gençlik Parkı içinde çukur açılması ile sonuçlandı ve daha ileriye gidilemedi. Metro ile ilgili ilk ciddi adım 1989 yılında dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Altınsoy zamanında atıldı ve yap-işlet-devret modeliyle işin ihalesi yapılarak Opera Köprüsü yanında çalışmalara başlandı.
Murat Karayalçın'ın büyükşehir belediye başkanlığı döneminde ise, yüklenici firma Gama-Güriş Konsorsiyumu ile tekrar görüşülerek iş anahtar teslimine dönüştürüldü ve çalışmalara devam edildi. 424 milyon Amerikan Doları'na malolacak olan projenin, yapılan değişiklikle 582.9 milyon Amerikan Doları'na yapılması kabul edildi.
Bugün inşaatının tamamı bitirilerek açılma aşamasına gelen Ankara Metrosu'nda deneme seferleri yapılıyor. Ankara'nın kuzey-batı aksında Batıkent ile Kızılay arasındaki 14.7 kilometrelik güzergâhta çalışacak metronun 12 istasyonu bulunuyor. Bu istasyonlar; Kızılay, Sıhhiye, Ulus, Atatürk Kültür Merkezi, Akköprü, İvedik, Yenimahalle, Demetevler, Onkoloji Hastanesi, Macunköy, Ostim ve Batıkent.
Metro hattının 1731.53 metresi hemzemin, 2088.48 metresi yarma, 3209.58 metresi viyadük, 2591.23 metresi aç-kapa tünel, 3024.39 metresi delme tünel ve 2011.03 metresi istasyonlardan oluşuyor. İstasyonlardan Yenimahalle yarmada, İvedik ve Macunköy viyadük üzerinde, diğerleriyse ise tünel içerisinde bulunuyor.
Günde 18 saat çalışacak metroda maksimum hız 80 kilometre/saat, ticari hız da 38 kilometre/saat olacak. Toplam 198 vagonun bulunduğu metroda 6'şar vagondan oluşan 33 katar çalışacak. İki katar arasındaki maksimum süre 90 saniye olarak planlandı. Metronun 2015 yılı için hedeflenen yolcu kapasitesi ise günlük 813 bin kişi.
Deneme seferleri yapılan metro hizmete girdiğinde, 45-60 dakikada katedilen Kızılay-Batıkent yolu 20 dakikada aşılabilecek.
Türk Gama, Güriş, UTDC Bombardier, SNC Lavalin konsorsiyumu tarafından yapılan metro için, 241 milyon 285 bin Kanada Doları, 281 milyon 985 bin Amerikan Doları, 13 milyon 942 bin Alman Markı, 65 milyon 900 bin İngiliz Sterlini kredi kullanılıyor.
Adana'da raylı sistem
Adana'nın ve Adanalıların ulaşım sorununa köklü bir çözüm getirmek amacıyla projelendirilen raylı sistem henüz ihale aşamasında bulunuluyor. Açılan ihaleye konsorsiyum kurarak katılan; Lavain-Bombardier-Gama 474 milyon dolar, Siemens-Simko-Güriş 6 trilyon lira+375 milyon DM, Adtranz-ABB-Alarko 310 milyon dolar, Yapı Merkezi-Gec Alsthom firmaları ise 501 milyon dolar teklif verdiler. İhalenin değerlendirme ve pazarlık süreci devam ediyor.
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak, raylı sistem projesinin Adana'nın ulaşım sorununu büyük ölçüde çözüme kavuşturacağını ifade ederek, raylı sistem ihalesinin başlama sürecine girmesinden memnun olduğunu söyledi. Durak, "Hızla büyüyen şehrimizde ulaşımda kesin ve nihai çözüm raylı sistemdir. Ancak, bu proje gerçekleştirilinceye kadar belediyemiz, köprü genişletme çalışmaları, yeni kavşak yapımı ve köprülü kavşak düzenlemeleri ile şehir trafiğini rahatlatmaya çalışmaktadır. Şeffaf olarak gerçekleştirdiğimiz raylı sistem ihalesinde Adana ve Adanalılar'ın menfaatleri ön planda tutulacaktır. Raylı sistem projesinin ihale safhasına gelmiş olması bile ulaşım sorununun çözümü yolunda önemli bir gelişmedir" şeklinde konuştu.
Gaziantep'te tramvaya hazırlık
Çağdaş kentlerde vazgeçilmez bir öge olan raylı sistem, Gaziantep için de rüya olmaktan çıkıyor. 1996 yılında ihalesi yapılan ve raylı sistemin ilk adımı olan; Gaziantep Ulaşım etüdü Projesi yıl sonunda tamamlanıyor.
Proje çalışmaları, yolculuk taleplerini ortaya çıkararak, hangi ana güzergahlar üzerinde raylı sistem işletmesinin yararlı olacağını belirleyecek ve buna bağlı olarak mühendislik projeleri hazırlanacak. Yalnızca raylı sistemle de sınırlı olmayan ulaşım etüdü, kent merkezinde ulaşım sorununu çözecek politikalarla ilgili öneriler de geliştirecek.
Gaziantep belediyesi yetkilileri, gerek yerleşim biçimi gerekse kentin sanayi ve ticaret merkezi olması nedeniyle, kent içinde gün boyu yoğun bir trafik yaşandığını belirterek, yeni projelerle bu sorunu çözeceklerini kaydettiler. Şu anda şehir içindeki insan taşımacılğı öncelikle özel araçlarla ve belediye otobüsleriyle sağlanıyor. Minibüs taşımacılığıyla da toplu ulaşım sağlanmaya çalışılıyor.
GAP'la birlikte, kentte nüfus artışının giderek hızlandığını kaydeden Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Celal Doğan, 1990 nüfus sayımına göre 750 bin olan Gaziantep nüfusunun, 2005 yılında 1 milyon 800 bin kişiye ulaşacağının tahmin edildiğini söyledi. Doğan, bugün istanbul ve Ankara başta olmak üzere büyük kentlerin yaşadığı ulaşım sorunlarının Gaziantep'te yaşanmasını istemediklerini ifade etti.
Ve diğer çalışmalar
Ulaşım sorununun çözümü için raylı sisteme geçişi şart sayan kentlerimiz giderek artıyor. Bu yöhde birçok kentimizde çalışmalar yapılıyor.
Örneğin, 20 kilometrelik hafif raylı sistem hattı bulunan Konya'da mevcut hattın uzatılması için proje çalışmaları sürdürülürken, Samsun, Antalya, Eskişehir, İzmit ve Bursa'da da hafif raylı sistem için proje çalışmalarına başlandığı bildirildi.
Kayseri Büyükşehir Belediyesi ise, rantabl olmadığı gerekçesiyle, bir önceki dönem hazırlanan hafif raylı sistem projesini yürürlüğe koymadı. Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Şükrü Karatepe, kente ileride metro yapılmasının daha uygun olacağı görüşünü savunuyor.