• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
Yayınlarımız

YY Zeyrekte tarih canlanıyor

Fatih Belediyesi sahip çıktı

Zeyrek'te tarih canlanıyor

Fatih Belediyesi, yıkılmaya yüz tutan tarihi Zeyrek evlerini kurtarmak amacıyla tüm belediyelere örnek olması gereken bir proje yürütüyor. Belediye Başkanı Sadettin Tantan, mimarlık fakültesi öğrencilerine çizdirdiği restorasyon projelerini yaşama geçirmeye çalışıyor.

Anasol-D hükümetinin çiçeği burnunda Devlet Bakanı Metin Gürdere, Zeyrek bölgesini gezdikten sonra Fatih Belediyesi'nin Zeyrek Projesi için işbirliği ve yardım talebini kabul etti. Refahyol döneminde Zeyrek Projesi'ni reddeden Kültür eski Bakanı İsmail Kahraman'a tepki gösteren Fatih Belediye Başkanı Sadettin Tantan, "Kültürün siyaseti olmaz" dedi.

Zeyrek Projesi kapsamında önce ahşap evlerin restorasyon işleri tamamlanacak. Daha sonra restore edilen yapılar kafeterya, otel, pansiyon, eğitim ve kültür merkezleri olarak hizmete girecek. Sanatçılar için bir meydan ayrılacak, sergiler düzenlenecek.

Bugün, artık nerdeyse, köylü tarafı kentli tarafını gölgede bırakacak konuma gelen koca İstanbul'un sur içinde kalan küçük bir bölümü tarihî yarımada diye anılıyor. Eminönü ve Fatih ilçeleri bu yarımada üzerinde yer alıyor.

Fatih'in Haliç'e bakan tarafında kalan Zeyrek geçmişten günümüze kadar uzanan tarihi dokunun belki de en önemli parçasını oluşturuyor. Ahşap Türk mimarisinin en güzel örneklerini sergileyen Zeyrek, geçirdiği büyük yangınlara rağmen tarihi bir miras olarak hala ayakta duruyor.

Geçmişle bugün arasında bir köprü görevi yapan Zeyrek, Arnavut kaldırımları, dik merdivenleri, camileri, türbeleri, hamamları, tahtaları kararan oymalı, işlemeli, cumbalı evleriyle "bana sahip çıkın" mesajını veriyor.

Bu mesajı hissetmek için Zeyrek'i görmek kadar, yaşamak ta gerekiyor. Bir gün yolunuz bu tarihi semte düşerse, bir zaman tünelinde yolculuğa hazırlıklı olmalısınız. Bir konağın tülü rüzgarda uçuşan açık penceresinden, unutulmaya yüz tutmuş eski bir şarkı kulağınıza ulaşabilir. Ya da sallanan tahta beşiğin gıcırtıları arasında bir annenin ninnilerini duyabilirsiniz.

Sonbaharda akşam karanlığı çöküp el-ayak çekilince, Zeyrek sokaklarında komşu semt Vefa'dan gelen bozacının sesi yankılanır. Konaklar ise başlıbaşına bir tarihtir. Bazılarının tahtaları çürümüş, duvarları yıkılmış, bahçeleri harap edilmiş olsa da onlar hala kurtarılacakları konusunda ümitliler.

Koruma projesi

Fatih Belediye Başkanı Sadettin Tantan, ise bu önemli kültür mirasını görevi geldiği 3,5 yıl önce attığı bir adımla korumaya almanın gururunu yaşıyor. Tantan'ın başlattığı girişim Zeyrek Koruma Projesi adını taşıyor.

Zeyrek Koruma Projesi'nin hayata geçirilmesiyle envanterler çıkarıldı, durum tespiti yapıldı, Zeyrek'in koruma planları ile evlerin restorasyon projeleri, cüzi ücretler karşılığında Mimar Sinan Üniversitesi Mimarlık Fakültesi öğrencilerine çizdirildi. Başkan Danışmanı ve Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Fikret Evci'nin refakatinde, öğrenciler stajlarını yaptılar, hem meslek tecrübelerini geliştirdiler, hem de kültürel mirasın korunmasına katkıda bulunmuş oldular.

Fikret Evci'nin verdiği bilgiye göre, bugüne kadar mimarlık fakültesi öğrencilerine toplam 2 milyarlık bir ödeme yapıldı. Öğrencilerin proje kapsamında yaptıkları işin mali değeri ise 100 milyar liraydı. Bu iyi niyetli çabalar projenin ilerlemesinde etkili olmasına rağmen sürekli bir gelir kaynağı elde edilmesi şarttı.

Refahyol engelledi Anasol-D sahiplendi

Fatih Belediyesi, hazırladığı Zeyrek Koruma Projesi'ne parasal kaynak bulmak amacıyla Refahyol hükümeti döneminde Kültür Bakanlığı'na başvurdu. Ancak  dönemin Kültür Bakanı İsmail Kahraman projeyi reddetti ve yardım teklifini geri çevirdi. Bunun üzerine kaynak bulma arayışlarını sürdüren Fatih Belediyesi, Avrupa'ya yöneldi. Avrupa Topluluğu, Fatih Belediyesi'nin Zeyrek Projesi'ne destek verdi. Belediyeye 110 bin ECU (15 milyar lira) yardım yapan Avrupa Topluluğu, 4 milyon ECU'lük (Yaklaşık 600 milyar lira) yardım daha yapılacağını açıkladı.

Yeni hükümetin kurulmasından sonra, Vakıflardan Sorumlu Devlet Bakanı Metin Gürdere, Fatih Belediyesi'ne yardım elini uzattı. 26 Temmuz tarihinde Vakıflar Genel Müdürü Mustafa Keten ile birlikte Zeyrek'e gelerek Belediye Başkanı Sadettin Tantan'dan bilgi alan ANAP'lı Metin Gürdere, projelerin Kültür Bakanlığı tarafından gözden geçirildikten sonra hayata geçirilmesini ve maddi destek sağlanmasını kararlaştırdı.

Tantan: "Kültürün siyaseti olmaz"

Fatih Belediye Başkanı Sadettin Tantan, kültür varlıklarının merkezi hükümetin kontrolünde olması nedeniyle korunamadığı inancında. Direkt belediye hizmetleri içinde yer almamasına karşın, belediyelerin kültür varlıklarını ve tarihi eserleri koruması gerektiğini dile getiren Tantan, hükümetlerin kendi partilerinden olmayan belediyelere yardım etmemesini de eleştiriyor.

Tantan, "Hükümetler hangi partiden olursa olsun belediyelerin kültürü korumaya yönelik projelerine destek olmalıdır. Kültürün siyaseti olmaz" diye konuşuyor.

Tüm projelerin teker teker Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından onaylanması gerektiğini hatırlatan Sadettin Tantan, bürokratik işlemlerin çok uzun sürmesi nedeniyle Zeyrek Projesi'nin yavaş ilerlemesinden yakınıyor. "Mümkün olsa suriçinin tamamının tarihi dokusuna kavuşturulması ve içeriye biletle girilmesinden yanayım. Ama ne yazık ki bu mümkün değil" diyor.

Zeyrek, kültür ve turizm merkezi olacak

Tarihi evlerin onarılmasından sonra Zeyrek kültür ve turizm merkezi olarak düzenlenecek. Tur organizatörlerinin de projeyi desteklediğini ifade eden Tantan, Zeyrek'in projenin tamamlanmasından sonra Ortaköy Meydanı'na benzer bir işlev üstleneceğini dile getiriyor.

Kafeteryalar, sanatçılar meydanı, pansiyonlar, oteller, sergiler, kültür ve eğitim merkezleri ve tarihi dokusu ile İstanbul'un eski bir mahallesinin yeniden canlandırılacağını heyecanla anlatan Tantan, "Ortaköy kendiliğinden o duruma gelmişti. Burada her şey belediyenin kontrolünde olacak. Bölge yerli ve yabancı turistlerin akınına uğrayacak. Çok değil bir yıl sonra Zeyrek'in canlanmaya başladığını göreceksiniz" diye ekliyor.

Zaten Zeyrek'te şimdiden çevre halkını da çok memnun eden hoşluklar başlamış bile. Zeyrek'in merkezindeki Zenbilli Ali Efendi Sıbyan Mektebi belediye tarafından restore edilerek Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı'nın hizmetine verilmiş. Şimdi burada mahallenin çocuklarına ücretsiz bilgisayar dersleri veriliyor. Sırada ise Tonozlu Kalıntı var. Sadettin Tantan Tonozlu Kalıntı ve çevresinin de Koç Vakfı tarafından kafeterya ve ressamlar meydanı olarak düzenleneceği müjdesini veriyor.

***
Geçmişten günümüze Zeyrek

Zeyrek'in son derece köklü olan tarihinde Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'un fethetmesinden sonra izlediği iskan politikası başlangıç noktasını oluşturdu.

Bu politikanın gereği olarak, Konya Karaman ve Aksaray'dan getirilen Türk asıllı köklü aileler, bugün kendi adları ile anılan "Büyük Karaman", "Küçük Karaman" ve "Aksaray" semtlerine yerleştirildi. Örneğin Şeyh Vefa'ya "Vefa", Mevlana Mehmet Zeyrek'e "Pantokrator Kilisesi" ve civarında, Zeyrek Kilise Cami ve Medresesi yer olarak gösterildi. Yine Akbıyık Sultan, büyük ve küçük Ayasofya civarında Akbıyık semtinin kurucusu oldu.

Fatih Sultan Mehmet tarafından "Havariyün Kilisesi" Patrik Gennadios'tan satın alınarak, kendilerine Fener bölgesi tahsis edildi. Bu bölgeye; Fatih Camii ile, dördü Haliç ve Karadeniz, diğer dördü ise Akdeniz cepheli Karadeniz Akdeniz Medreseleri'nden oluşan "Medarris-i Semaniyye" Medreseleri ve Fatih Külliyesi kuruldu.

Zeyrek, tarihte, Ayasofya'dan sonra Türkleştirilen, Türk-İslam kültürünün yoğunlaştığı bir semt olarak hep dikkat çekti. Fatih Mahallesi'ne bağlanması ise 16. yüzyılda oldu. Zeyrek Bölgesi'nde yeralan çok sayıda cami, mescit, hamam ve ve çeşmeden, 16 yüzyıldan itibaren bölgede sadece Müslüman halkın yaşadığını anlamak mümkün.

Zeyrek zaman zaman yaşadığı yangınlarla büyük tehlikeler de atlatmadı değil. Özellikle Haliç kıyısındaki imalathanelerden çıkan yangınlar büyük hasara neden oldu. 1833 ve 1908 tarihli Çırçır yangınlarının kuzey rüzgarı ile Zeyrek'e kadar ulaşması, büyük bir felakete ve yoksulluğa yol açtı. 1908 yılı yangınından sonra ahşap ev ve konaklar arasına koruyucu unsur olarak koruma isnat duvarları yapıldı.

Bugün bölgenin asıl özelliğini, yüksek eğimden dolayı kıvrımlı, inişli çıkışlı, çoğu yerde merdivenleşen dik uçurumlar ve çıkmaz sokaklarla sona eren bir yerleşim düzeni oluşturuyor. Ancak Fransız şehir plancısı Henri Proste'un batı şehircilik ilkeleri doğrultusunda hazırladığı dik açılı yerleşim planları ile tarihi dokunun büyük oranda zarar gördüğünü iddia edenler de var.

Zeyrek bölgesi konakları, çoğunlukla 1900-1940 yılları arasında inşa edilmiş ahşap Türk evlerinden oluşuyor. Bölgenin en muhteşem konağı; 1703 yılında Şeyhül-İslam Seyyid Erzurumlu Mehmet Feyzullah Efendi tarafından inşa ettirilmiş. Zeyrek Caddesi'ndeki 6 numaralı adresteki "Doğanzade Konağı" ise bölgenin ikinci önemli konağı. Bu konak ne yazık ki, 1979 yılında çıkan bir yangında yok oldu. 1930-1945 yılları arasında bölgede, gerek ahşap malzeme darlığı gerekse yangın talimatnameleri nedeniyle kagir binaların inşa edilmeye başladı. Malzeme ve yapı tarzı değişmesine rağmen 1940'lı yılların ortalarına kadar geleneksel plan şeması ve form değişmedi. Bu yapılar; cumbaları, kat sayıları ve kat yükseklikleri ile mevcut doku ile uyum içinde. İbadethane ve Fenerli Hüseyin Sokak ise, bu mimari uyumunun en güzel örneği.

1968 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi'nden bir grup mimar, Zeyrek Camii bölgesinde büyük bir araştırma yaptı ve 1975 yılında bölge koruma altına alındı. 1979-1980 döneminde ise, koruma alanı sınırları daha da genişletilerek, bütün Zeyrek koruma kapsamına alındı. Şimdi Zeyrek sahip olduğu tarihsel değere uygun bir güzelliğe barınacağı günleri bekliyor.

Hava Durumu
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.440034.5781
Euro35.959736.1038
Dilber Abla
İHV Gönüllüsü