• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
Yayınlarımız

YY Bergama'da altın eylemi

Eylem

Bergama köylüleri için "eylem", artık bir yaşama biçimi sayılıyor!!!

Bakalım n'olcak?

Eurogold firmasının siyanürle altın aramasına karşı çıkma eylemi ilginç bir aşamaya geldi.

Tepki olsun diye üç bin köylü nüfus sayımına katılmadı. Bu yüzden para cezasına çartırıldılar; ödemediler.

Cezaları iki kat arttı. Yine ödemeyecekler. Sırada hapis cezası var. Üç bin köylünün 20'şer gün hapis yatmaları gerekecek!

Altın; bulunduğu günden beri bazı zaman ekonomik gücün, zenginliğin simgesi sayıldı; bazı zaman da evlenecek çiftlerin nişanında, nikahında birleşmenin simgesi oldu.

Altın uğruna hep mücadele edildi. Ama herhalde 7 yıldır Bergama çevresindeki köylülerin verdikleri türde bir mücadele tarihte hiç görülmedi. Bu kez tam tersine altına sahip olmak için değil, siyanürle altın aramak isteyen firmayı durdurmak için mücadele ediliyor.

Köylüler altın arayıcısı Eurogold şirketine karşı yürüttükleri "Altın eylem"inden asla taviz vermediler. Bıkmadan usanmadan sürdürdükleri eylemler onlar için bir yaşam biçimi haline geldi.

Bu uzun mücadeleleri süresince demokrasi literatüründe denenmedik tepki türü bırakmadılar. Hatta bilinenlere yenileri eklediler..

Yürüdüler, direndiler; soyundular.. Dava açtılar, yola yattılar, slogan attılar.. Referandum yaptılar. Traktörlü geçişler, şantiyeyi kapatmalar, tabutlu gösteriler birbirini izledi. Altına duydukları nefretten ötürü düğünlerde altın takı alışkanlığına son verdiler.

Bergama köylüleri bu süre içinde buldukları yeni eylem türleriyle eylem mucidi oldular. Tepkileri Bergama'yla sınırlı kalmadı; başta Ankara, İstanbul olmak üzere ceşitli kentlere taşıdılar.

Sivil toplum örgütlerinin katkılarıyla İstanbul Boğaziçi Köprüsü'nde insan zinciri oluşturup hem bağlıklılarını hem de kararlılıklarını gösterdiler.

Bergamalılar eylemlerinin gücünü, yargının verdiği karardan alıyorlardı. Çünkü Danıştay ve İzmir 1. İdare Bölge Mahkemesi, Çevre Bakanlığı'nın şirkete verdiği izin ve işlemleri iptal etmişti. Yargı, kararına rağmen, Eurogold firması elindeki izin belgesini kullanabilmek için her olanağı deniyordu.

Tepkiler, yargı kararları, izin belgeleri üçgeninde tuhaf bir noktaya gelindi. Yetkililer, yargı kararlarının uygulanmasında yetkim yok savunması içine girdiler.

Köylüler bu kez, mahkeme kararlarını uygulamayan yetkilileri de mahkemeye verdiler. Baktılar ki, siyasetçilerden umdukları desteği alamıyorlar; tuttular Genelkurmay Başkanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı'ya mektup yazdılar.

Eurogold'un yanlış adımı

Tabii, bu arada Eurogold firması da boş durmadı, Bergamalıları ikna etmek için bazı girişimleri oldu. Eurogold yetkilileri, altının çıkarılması sırasında binlerce köylünün istihdam edileceğini, çıkarılacak tonlarca altının da bölgenin kalkınmasına katkıda bulunacağını öne sürerek halkı ikna etmeyi denediler.

Ancak, yöre halkı altını, parayı çoktaan akıllarından çıkarmışlardı. Arama sırasında çevreye yayılacak hidrojen siyanür gazının tehlikesini unutmaları mümkün değildi. Altını da istemiyorlardı firmayı da.

Eurogold bu kez köylüleri iknayı bir yana bırakıp kamoyunu ikna çabalarına girişti. Bu işin koordinasyonunu da özel yetkilerle donatılan Murahhas Üye Robert Martinet üstlendi. Siyanürle altın aramanın güvenilirliğini öne süren şirket, kamuoyunu ikna için imaj yenileme programı çerçevesinde verdiği reklamlarda Atatürkçülüğü, milliyetçiliği, dini ve yoksulluğu kullanma yolunu seçti.

Galiba Eurogold, en büyük yanlışı bu reklam kampanyasıyla yaptı. Hem Atatürkçü, hem iyiliksever, hem çevreci, hem dindar, hem milliyetçi ilginç bir "yabancı" ile tanıştı Türkiye kamuoyu.

Köylülerin Anadolu topraklarını zehirleyen yabancılar diye suçladığı firma, Anadolu'nun kurtarıcısı Atatürk'ün sözleriyle tanıtım yapıyordu.

Gazetelere verilen ilanlarda "Türkiye altın çağına giriyor" başlığı kullanıldı. Türk bayrağı yerleştirilmiş Türkiye haritasında Bergama'nın bulunduğu yerde nazar boncuklu bir cumhuriyet altını asılıydı. Şirketin bu yaklaşımı, reklam aracı yaptığı değerlere saygısızlık olarak nitelendirildi.

Kamuoyunda itici etki yapan reklamlar, Eurogold'a yaramadı, ama,  bu reklamları hazırlayan ajanslara ve yayınlayan gazetelere yaradı.

Üç bin kişiye ceza verildi

Her fırsatta ve platformda Ovacık Köyü'nde siyanürle altın çıkarılmasını istemeyen Bergamalılar son eylemlerini, 30 Kasım'da yapılan genel nüfus sayımında gerçekleştirdiler.

"Devlet, bizi adam yerine koymuyorsa, biz de kendimizi saydırmayız" dediler ve dediklerini tutarak, 30 Kasım 1997 günü sayım memurlarını köylerine sokmadılar. Bunun üzerine Bergama Cumhuriyet Savcılığı, sayıma katılmayan yaklaşık 3 bin kişiye "Nüfus tespiti ve seçmen kütüklerinin belirlenmesi için yapılan sayıma katılmama" suçundan 1 milyon 75 bin lira para cazası verdi. Ceza tebligatlarını alınca, köylüler bu kez de para cezasını ödememe eylemi başlattılar; ödemediler. Bu durumda para cezası ikiye katlandı. Ona da aynı tepkiyi koyma kararı aldılar. Yani, sayıma bilerek katılmayıp devletin sağlıklı bilgi oluşturmasını engelledikleri için verilecek cezaları ödemeyecekler.

Arkasından hapis cezası gelecek.

Şimdi iş o noktaya geldi. Para cezasını ödemeyenler hapis cezasına çarptırılacaklar. Para cezasının her 100 bin lirası için 1 gün olmak üzere 20'şer gün hapis yatacaklar!

Mahkeme kararıyla!

Şimdi köylüler, "Mahkeme kararları bizim için geçerli de Eurogold için geçerli değil mi?" diyorlar.

Bakalım mahkeme kararları kimler için geçerli olacak?! Bunu önümüzdeki günlerde göreceğiz.

*
Haberin içinden

Halka rağmen

Şimdi Eurogold, altın arama umudunu girişimlerinin sonucuna bağlamış bulunuyor.

Varsayalım ki, Eurogold firmasına arama izni çıkacak; bu izin halka rağmen işlerlik kazanabilecek mi? Öyle anlaşılıyor ki, sorunun bundan sonrası prestij açısından önem taşıyor.

Madalyonun öteki yüzünde sayım cezası var. Üç bin köylü para cezalarını ödemedikleri için hapse mahkum edilecekler. Türkiye tarihinde 3 bin kişinin birden hapse mahkum edildikleri bir dava bulunmuyor.

Genellikle sayım ve seçim yasalarına uymamaktan doğan cezalar Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin hoşgörüsüyle kaldırılır. Kaldırılmazsa, Bergama köylüleri genel af bekleyecekler. Af çıkıncaya kadar da haklarındaki hapis cezası nedeniyle yurt dışına çıkamayacaklar!

İlginç bir durum.

Hava Durumu
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.652334.7912
Euro36.423936.5699
Dilber Abla
İHV Gönüllüsü