• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
Yayınlarımız

YY Yerel Yönetimler Yasa Taslağı

Değişim

Yerel yönetimlerde yapısal değişiklik taslaği meclis güdeminde

Yasa göründü

ANAP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Keçeciler, Mahalli İdareler Reform Taslağı'nın şikayetleri azaltacak nitelikteki yeni versiyonunu açıkladı. Taslağın en önemli özelliğinin yerel yönetimlerin gelirlerini düzeltmek olduğunu belirten Keçeciler, yerel yöneticilerin birçok şikayetinin de sona ereceğini umduğunu söyledi.

Mevcut düzenlemeler yüzünden devlet kapısından kaçar hale gelen vatandaşın "Allah kimseyi devlet dairesine düşürmesin" diye dua ettiğine işaret eden Keçeciler, "Bugünkü yapı sorunları çözmeye yetmediği için günde 10 bin yurttaşımız Meclis'e gelip milletvekillerine dert anlatıyor" dedi.

ANAP Genel Başkan Yardımcısı, TBMM Adalet Komisyonu Üyesi ve Konya Milletvekili  Mehmet Keçeciler  , geçenlerde Meclis'e verilen Mahalli İdareler Reform Taslağı'nın yeniden kaleme alınmış son şeklini İstanbul'da açıkladı. Siyasi ve Sosyal Araştırmalar Vakfı'nın davetlisi olarak İTÜ Maçka Sosyal Tesisleri'nde  "Mahalli İdareler Reform Taslağı"   konulu bir konferans veren Keçeciler, taslağın yeni şeklinin genel kabul göreceğini umduğunu söyledi.

Konferansı İstanbul Milletvekili  Ali Talip Özdemir, Eminönü Belediye Başkanı Ahmet Çetinsaya, Beşiktaş Belediye Başkanı  Ayfer Atay, il genel meclisi üyeleri, belediye meclis üyeleri ve bilim adamları izledi.

Mehmet Keçeciler  , konuşmasında vatandaşın idare sistemine karşı rahatsızlığını dile getirerek kurumların güven yitirici konumlarını anlattı. Vatandaşın sorunlarını çözmekte güçlük çektiğini belirten  Keçeciler, "Sağlam girip hasta çıktığımız hastaneler, suçsuz girip suçlu çıktığımız adliyeler, çukurlarını bir türlü kapatamayan belediyeler, hizmetlerini vatandaşa yeterince uzatamayan merkezi yönetimler hiçbirimizin meçhulü değil"   dedi.

Devletin sığınılan değil kaçılan bir kurum olmaya başladığını ifade eden ve Anadolu'da insanların  "Allah kimseyi devlet dairesine düşürmesin"   diye dua ettiğini anlatan  Mehmet Keçeciler  , her gün 10 bin kişinin TBMM'yi ziyaret ederek, idareyle ilgili sorunlarını milletvekillerine aktardığını bildirdi.

Milletvekillerinin idari makamlara ilettiği sorunların bir bölümünün çözüldüğünü anlatan  Keçeciler  , sorunu çözülmeyen vatandaşların vekiline kızarak memleketine geri döndüğünü söyledi.

Türk idare sisteminin hem iyi yönleri, hem de yetersizlikleri olduğunu ifade eden Keçeciler   görüşlerini şu sözlerle açıkladı:
"Sistemin yetersizlikleri nedeniyle ümitsizliğe kapılmamalıyız. Sıkıntıları aşmak, dünyadaki gelişmelere ayak uydurmak zorundayız. İdare sistemimizin standardını gelişmiş ülkeler seviyesine getirmeliyiz. İdaremizin en büyük sorunu merkezileşme hastalığı. Tüm problemler Ankara'dan çözülmeye çalışılıyor ve kördüğüm oluyor. Bakanlar taşradaki yetkileri çekmiş, başbakan da bakanlıkların yetkilerini şahsında toplanmış. Herşey başbakanın şahsında düğümlenmiş. Merkezi yönetimin içinde ayrıca bir merkezileşme oluşmuş. Önce bu hastalığı iyileştirmeliyiz." 

Yerel yönetimler güçlendiriliyor

Mehmet Keçeciler, merkezileşme hastalığını iyileştirmek amacıyla hazırlanan "Mahalli İdareler Reform Taslağı"nın son halini almak üzere olduğunu söyledi.

Kamoyuna reform olarak sunulmasına karşın, taslağın 1580 ve 3030 sayılı yasalarda köklü değişiklikler yapmadığını ve reform niteliğinde olmadığını belirten Keçeciler, hükümetteki konumları nedeniyle  meclisten geçebilecek uzlaşmacı bir yasa değişikliği teklifi  hazırladıklarını bildirdi.

Keçeciler, taslağın bu şekliyle kanunlaşması durumunda bile yerel yönetimlerin birçok sorunuyla birlikte merkezileşme hastalığını gidereceğini bildirdi.  Mehmet Keçeciler, merkezileşme hastalığını giderecek temel felsefeyi şöyle açıkladı;

"İdare sistemindeki merkezileşme hastalığını iyileştirmenin iki yolu vardır. Ya yetki genişliği esasına (desantralizyon) dayanan idari sistemi oluşturmak için yetkileri merkezin uzantısı olan taşradaki ajanlarına, memurlarına devredersiniz, ya da yerinden yönetim esasına (dekonsantralizasyon) göre, yetkileri seçimle iş başına gelen yerel yönetimlere devredersiniz.

Bizim anayasal sistemimizde bu iki sistemin bir araya geldiği yerinden yönetimimiz de var. Belediyeler hem yürütme organı, hem karar organı durumdalar.

Ama il özel idarelerinde yürütme organı vali, karar organı seçimle iş başına gelen il genel meclisi. İl özel idareleri bir ölçüde merkezi hükümetin uzantısı olan bir ajanla, seçimle iş başına gelen insanları bir araya getirmiş özel bir idare tarzıdır. Dolayısıyla yetkileri il özel idarelerine devretiğinizde aynı anda hem desantralize (yetki genişliği), hem de dekonsantre (yerinden yönetim) etmiş oluyorsunuz." 

Taslak nasıl hazırlandı?

Mehmet Keçeciler, taslak oluşurken içinde bulundukları şartları şöyle özetledi;
"Reform yapmak dışarıdan görüldüğü kadar kolay bir iş değil. Oturmuş idari kadrolar var, idari bakanlıklar var, bürokrasi var. 'Ben idari reform yapıyorum, senin yetkilerini aldım yanındakine verdim' dediğinizde kıyamet kopuyor. Edirne'nin Kopcağız ilçesinin içme suyuna, Hakkari'nin Yüksekova ilçesinin köy yoluna Ankara'nın karar vermesine karşıyız. Ama, 'yetkileri devredelim, bu işi oradaki delegelerimiz yapsın' dediğinizde, bu işi Ankara'dan yapan birimler, bu birimlerin başındaki bakanlar, genel müdürleri, müsteşarları, bürokrasisi hepsi birden ayağa kalkıyor. Bu nedenle yetki devri dışarıdan görüldüğü gibi basit bir iş değil.
Azınlık hükümeti olmamız kanun çıkarmamızı daha da zorlaştırıyor. Önce ortaklarımızla anlaşmamız, daha sonra mecliste çoğunluğa ulaşmak amacıyla bir başka partiyi ikna etmemiz gerekiyor. İşte taslağı bu şartlar içinde hazırladık. Bakanlar Kurulu'ndan geçirdik.
Öte yandan, Meclis'te Anayasa'yı değiştirecek çoğunluğa sahip olmadığımız için Anayasa'ya uygun bir taslak hazırladık.
Tasarımız, mevcut Anayasa ve mevcut koalisyon şartlarına göre hazırlanmış bir tasarıdır. Tasarının değiştireceği konular fevkalade önemlidir. Şu haliyle bile geçse Türkiye'deki pekçok problemi çözebilecek niteliktedir.
Tasarı hazırlanırken İstanbul'daki bazı belediye başkanlarından görüş alındı. Böylece sorunlar bizzat yaşayanlardan öğrenilmiş oldu. Belediye başkanlarının tekliflerinin bir bölümü tasarıya girdi. Ayrıca bilimsel çevrelerin görüşleri alındı. Marmara Belediyeler Birliği ve Ege Belediyeler Birliği ile fikir alışverişinde bulunuldu. Siyasi partilerle toplantılar yapıldı." 

Tasarıda neler var?

Mehmet Keçeciler  , konuşmasında taslağın getirdiği yeniliklere de değindi. Keçeciler  'in verdiği bilgilere göre  "Yerel Yönetim  Reform Taslağı"   şu yenilikleri içeriyor:

*  Merkezi hükümetle yerel yönetimler arasındaki görev bölüşümü yeniden yapılıyor. 

Merkezi idare sadece klasik işleriyle uğraşacak. Merkezi hükümetin görevleri; adalet, güvenlik, savunma, dış politika, eğitim, gümrük, nüfus, tapu ve kadastro, sivil savunma, din hizmetleri, bölgesel ve ulusal nitelikli hizmetlerle sınırlı olacak. Hükümet; ulusal politikaları belirleyecek, kural koyucu olacak ve gerektiği zaman koyduğu bu kurallara uyulup uyulmadığını denetleyecek.

Bunun dışındaki inşa ve yapım faaliyetleriyle ilgili her türlü diğer hizmetler yerel yönetimlere devredilecek.

Yerel yönetimlere devredilen hizmetlerse şöyle; eğitimin alt yapısı, sağlık ve sosyal yardım, gençlik ve spor, turizm, tarım, hayvancılık, çevre, orman, ağaçlandırma, imar, bayındırlık, alt yapı faaliyetleri, ticari alanlarda mali ve müşterek nitelikli hizmetler ile köy hizmetlerinin tamamı.

*  İki turlu seçim sistemi geliyor. 

Türkiye'deki tüm belediye başkanları iki turlu seçimle seçilecek. Belediye meclisleri seçimi ise bugünkü gibi bir defada olacak, ikinci tur seçime gidilmeyecek. Belediye başkanı seçiminde ilk turda yüzde 51 oy alan aday başkan seçilecek. Yüzde 51 alan çıkmazsa, en çok oy alan iki aday ikinci tura kalacak. İkinci turda en çok oyu alan aday başkan seçilecek. Halkın ikinci tercihi de öğrenilmiş olacak. Seçilen başkanlar vatandaşın çoğunluğunun desteğini almış olacak.

Bu seçim sistemi uzlaşmacı bir zemin meydana getirecek. Belediye başkanı sadece kendi partisinin söylemlerini dile getireremeyecek, ikinci tura kalabileceğini düşünerek uzlaşmaya açık söylemler geliştirecek. Laflarını ölçülü söylecek. Siyasete daha ılımlı bir atmosfer hakim olacak.

*  İl özel idaresi bazı yapısal değişikliklere uğruyor. 

"İl genel meclisi"  nin adı  "il meclisi"   olarak değiştirilecek. İl meclisi üyelerinin sayısı azaltılacak. Eskiden 20 bin nüfusa bir il genel meclisi üyesi seçilirken, taslaktaki yeni düzenlemeye göre 30 bin nüfusa bir üye seçilecek. Buna karşın, o ilin belediye başkanı ve ilçe belediye başkanları il meclisine tabi üye olarak katılacaklar. İl meclisinde müzakerelere katılıp, oy kullanabilecekler.

Ayrıca, kamu niteliğindeki meslek teşekküllerinin başkanları il meclisinin fahri üyesi olacaklar. Barolar Birliği Başkanı, Ticaret Odası Başkanı, Sanayi Odası Başkanı, Mimarlar Odası Başkanı ve diğer meslek teşekkülü başkanlarının il meclisinde söz hakkı olacak, komisyonlara da girebilecekler. Böylece il meclisleri demokratik katılıma açık hale gelecek. Ancak fahri üyeler Anayasa'ya aykırı olduğu için oy kullanamayacaklar. Anayasa, seçimle gelmeyenlerin mecliste oy kullanmasına izin vermiyor.

İlçe meclisleri ise kaymakam başkanlığında toplanacak. O ilçenin il genel meclisi üyesi, köy muhtarları ve belde belediye başkanları mecliste yer alacak.

*  Büyükşehir belediye meclislerinin de yapısı değişiyor. 

Seçilmiş üyelerin yarısı kadar mahalle muhtarı (nüfus büyüklüğü sıralamasına göre) tabi üye olarak meclise girecek ve oy hakkına sahip olacaklar. Kamu niteliğindeki meslek teşekküllerinin başkanları da belediye meclislerine katılıp konuşabilecekler. Ancak il meclisinde olduğu gibi burada da oy hakları olmayacak.

Bu yapısal değişikler, mahallelerle belediye meclisleri arasında, il ile de belediyeler arasında köprü kurulmasını sağlayacak.

*  Yetkilerle birlikte yerel yönetimlerin vergi gelirleri de artırılıyor. 

Bugün toplanan vergi gelirlerinin yüzde 9.25'inin sahibi olan ve fiilen yüzde 6'sını alan belediyeler, Bakanlar Kurulu kararıyla yüzde 15'e kadar pay sahibi olabilecek.

İl özel idarelerine de toplanan vergilerin yüzde 5'i pay olarak verilecek. Bu oran yüzde 20'ye kadar çıkarılabilecek. Vergiden alınan paylar illerin nüfusuna göre değişecek.

Kanununda öngörülen maksimum oranlar dağıtıldığında, yüzde 15'i belediyeler, yüzde 20'si de il özel idareleri olmak üzere vergi gelirlerinin yüzde 35'i yerel yönetimlere verilmiş olacak.

Yerel yönetimler de ilin ve ilçenin ihtiyaçlarına göre bu payları kullanacak. İl ve ilçe meclisleri ihtiyaçlarını belirleyip program tekliflerini yapacak. İl meclisleri bu teklifleri kendi bütçesine göre kesin karara bağlayacak. Bu kararı Ankara'nın onaylaması gerekmeyecek.

Bu uygulamayla belediye başkanları belediyesinde söz sahibi olduğu gibi ihtiyaçlarını il meclisinde dile getirecek, oyunu kullanacak, teklifleri onaylanırsa ihtiyacı olan ödenekleri alacak.

*  Hazine arazileri belediyelere devrediliyor. 

Taslağa göre, belediye sınırları içindeki tahsisli olmayan hazine gayrımenkulleri, kanun çıktığı tarihten itibaren iki ay içinde belediyelere devredilecek. Belediyelerin kendi mallarına sahip çıkmasıyla gecekondulaşmanın önlenmesi hedefleniyor.

*  İmar planı konusunda belediyelere bazı kısıtlamalar getiriliyor. 

Belediyelerin imar planında değişiklik yapabilmesi için, belediye meclisinin üçte iki çoğunluğunun onayını alması gerekecek. Muhalefet ikna edilmeden değişiklik yapılamayacak. Uzlaşma sağlanması zorunlu hale gelecek. Bir sokağın ismi bile meclisin üçte iki çoğunluğunun onayı olmadan değiştirelemeyecek.

*  Sağlık denetimi yetkisi yeniden belediyelere veriliyor. 

Belediyelerden alınarak Sağlık Bakanlığı'nın yetkisine verilen gayrısıhhi müesseselerin sağlık denetimi yetkisi yeniden belediyelere verilecek. 2. ve 3. sınıf gayrı sıhhi müesseseleri ilçe belediyeleri, birinci sınıf gayrı sıhhi müesseseleri büyükşehir belediyeleri denetleyecek.

İstanbul'a özel kanun

Mehmet Keçeciler'in verdiği bilgiye göre; İstanbul'la ilgili ayrı bir kanun tasarısı hazırlanıyor. Mahalli İdareler Reform Tasarısı ile birlikte kanunlaştırılması düşünülen bu tasarı, gelir ve yetki yönünden İstanbul'a diğer illerden farklı bir yönetim uygulaması getiriyor.

Söz konusu tasarıyla İstanbul vilayetinin hudutları büyükşehir hudutlarıyla çakışır hale getiriliyor. Bütün ilçe ve belde belediyeleri İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bağlanıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin nazım imar planı dışında her hangi bir belediyenin imar faaliyetinde bulunması, imar planı yapması yasaklanıyor. İl genel meclisi ve büyükşehir belediye meclisi kaldırılarak İstanbul'da  "kent meclisi" dönemi başlatılıyor.

İstanbul'da pilot proje olarak hayata geçirilecek olan kent meclisinin, ilerki tarihlerde Marmara Denizi çevresi, Ege çevresi ve Antalya çevresinde de uygulanabileceği kaydediliyor.

Bugünkü tasarıyla sadece İstanbul'a özgü bir uygulama olacak olan kent meclisine; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Başkanlık etmesi öngörülüyor. İstanbul Valisi ise kent meclisinde koordinatör vali olarak görev yapacak. Meclisin aldığı kararların kanuna uygunluğunu tasdik merci olacak.

Taslakla ilgili eleştiriler

Konuşmadan sonra, konferansı izleyenler  Mehmet Keçeciler  'e çeşitli sorular yöneltti ve taslakla ilgili eleştirilerini dile getirdiler.

Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi ve TOBB Mahalli İdareler Reform Tasarısı'nın hazırlayıcısı  Halil Nazaroğlu, büyükşehir ve ilçe belediyeleri arasında yapılan düzenlemenin, ilçe belediyelerini vesayet altına alacağını ve bu durumun yerinden yönetim ilkesine ters düşeceğini söyledi.  Nazaroğlu, ayrıca, il özel idarelerinin canlandırılmasının olumlu olduğunu fakat yetki verilirken belediyelerin ihmal edildiğini dile getirdi.

Vergi paylarının esnek olmasının sakıncalı olduğu görüşünü de savunan  Halil Nazaroğlu, seçim dönemlerinde vergi oranlarının "seçim rüşveti" mahiyetinde artırılabileceğini kaydetti.

İstanbul Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Natık Buda, geçici bir maddeyle birçok alanda yetkilerin yerel yönetimlere devredildiğini, ancak bunun için ayrı bir kanun çıkarılması gerektiğini söyledi.

İstanbul Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Necati Akın ise, "BİT"lerin denetlenebilmesi için taslağa bir madde ilave edilmesini istedi.

Hava Durumu
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.413134.5510
Euro36.357136.5028
Dilber Abla
İHV Gönüllüsü