• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
Yayınlarımız

YY Orman yangınlarının sorumlusu insanlar

Çevre

YANGINLARIN YÜZDE 97'SİNDEN İNSANLAR SORUMLU

Ormanlar yanıyor, gelecek yok oluyor

Türkiye 20.2 milyon hektar orman varlığına sahip ve kişi başına 0.32 hektar orman düşüyor. Dünyada ise kişi başına düşen orman alanı 0.80 hektar. Kısacası dünya ortalamasına göre orman fakiri bir ülkeyiz.

Her yıl binlerce hektar orman alanımız yangınlarda yok oluyor ve trilyonlarca liralık zarar meydana geliyor. Ağaçlarla birlikte kuşlar, tavşanlar, kaplumbağalar ve diğer orman hayvanları da yanıyor. Ve ne yazık ki, orman yangınlarının yüzde 97'sinden insanlar sorumlu.

Orman denince genellikle ağaçların oluşturduğu bir topluluk akla gelir. Oysa  ormanı sadece ağaç ve ağaçların oluşturduğu yeşil bir topluluk olarak görmek doğru değil. Bu topluluk aynı zamanda, havası, suyu, toprağı, otsu ve odunsu bitkileri, mikroorganizmaları ve çeşitli hayvan varlıklarıyla kendine özgü bir dünya ve yaşam birliğini ifade ediyor. Bu nedenle orman bir "ekolojik sistem" olarak görülüyor ve tanımlaması da şöyle yapılıyor:

"Orman, ağaçlarla birlikte, diğer bitkiler, hayvanlar ve mikroorganizmalar gibi canlı varlıklarla toprak, hava, su, ışık, sıcaklık gibi fiziksel çevre unsurlarının birlikte oluşturdukları karşılıklı ilişkiler dokusunu simgeleyen doğa parçasıdır."

Bu doku içerisinde tüm elemanlar birbiri ile yakın bir ilişki ve sıkı bir dayanışma içerisinde bulunuyor. Yani ormanın her elemanı diğerinden sorumlu bulunuyor. Biri üzerindeki olumsuz etki, tüm sistemi etkiliyor ve biyolojik yaşamı da geriye götürüyor. Türkiye'nin orman açısından zengin olmadığı ise hemen herkesin bildiği bir gerçek.

Şu anki verilere göre Türkiye, 20.2 milyon hektar genişliğinde bir orman varlığına sahip. Orman alanları, ülke topraklarının yaklaşık yüzde 26'sını kapsıyor. Ancak ormanların çok yönlü yararları ve özellikle de ülkemizin genel engebe durumu dikkate alındığında, bu oranın ülkemiz için yeterli olmadığı ve yüzde 30-35'ler civarında bir orman varlığına sahip olmamız gerektiği belirtiliyor. Mevcut orman alanını ülke nüfusuna böldüğümüzde, kişi başına 0.32 hektar orman düştüğü görülüyor.

Dünyada ise, kişi başına düşen orman miktarı 0.80 hektar. Dünyanın yüzde 33'ü ormanlarla kaplı. Ancak bu ormanların çoğu tropikal kuşakta ve kuzey yarım kürede yer alıyor. Ülkemiz de orman bakımından dünya ortalamasının altında bulunuyor. Ülkemizde orman zenginliği yönünden Karadeniz Bölgesi önde geliyor ve onu Akdeniz Bölgesi izliyor. İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri ise orman açısından en fakir bölgeler.

Ormanların işlevleri 

Şüphesiz ormanlar, ülkelerin yapacak ve yakacak olarak odun ihtiyaçlarının karşılanmasında büyük bir işleve sahipler. Sadece odun hammaddesinin 2 binden çok kullanım alanı bulunuyor. En çok bilineni ise uygarlığın temel simgelerinden biri olan kağıt. Bunun yanında ormanlardan reçine, palamut, sığla yağı, defne yaprağı ve defne yağı, mantar, çeşitli yabani meyveler, av eti, tıbbi-aromatik maddeler, bitki özleri ve çeşitli ikincil ürünler de elde ediliyor. Ancak ormanların bu doğrudan yararları yanında, su ve toprak koruma, ülkenin iklimini düzenleme, toplum sağlığı ve doğayı koruma gibi çok yönlü ve çok defa odun işlevinden önde gelen yarar ve işlevleri var. Almanya'da yapılan bir araştırma; 100 yıllık bir ağaç kesildiği zaman, bu ağacın satışından elde edilen kazancın, o ağacın 100 yıl içerisinde çevreye sağladığı yararların yalnızca 2000'de biri kadar olduğunu ortaya koyuyor.

Toprağı; yamaç arazilerde su erozyonundan, düz arazilerde ise rüzgar erozyonundan korumak ancak orman sayesinde mümkün. Böylece hem toprak yerinde korunuyor, hem de yağış sularının gelişigüzel akıp, sel, taşkın ve heyelana da neden olarak, boş yere göl ve denizlere taşınması önleniyor. Ormanlar yüksek kalitede içme ve kullanma suyuna kaynak oluşturuyorlar. Ormanca zengin ülkelerde kuraklık görülmüyor. Orman, şiddetli rüzgar, kar fırtınası ve aşırı sıcaklıklara karşı koruyucu bir işleve sahip. Çığ oluşmasını önlüyor. Bol oksijen üretimi, havadaki toz ve benzeri zararlı maddeleri tutmak ve gürültüyü azaltmak gibi toplum sağlığı üzerinde sayılamayacak kadar yararları var.

Manzara ve güzellikleri, seyir yerleri, dinlence alanları, koşu ve yürüme yolları, insanların ruh ve beden sağlığı için eşsiz bir ortam oluşturuyor. Ulusal savunmada hem ekonomik güç ve doğal kaynak, hem de yerine göre bir engel ve bir gizlenme yeri aracı oluyor. Öğretim, eğitim ve bilimsel araştırmalarda canlı bir laboratuvar olan ormanlar, aynı zamanda bazı yaban hayvanlarının da yaşam alanı.

Orman yangınları

Bütün bu değerlerine rağmen ormanlar en hoyrat kullanılan doğal kaynakların başında geliyor. Ormanlar, özellikle yaz aylarında çıkan yangınlarla gittikçe tükeniyor. Orman yangınları, ülkemizin olduğu kadar, dünyanın da en büyük ekolojik sorunları arasında yer alıyor. Bu yangınlar, binlerce hektarlık orman alanının yanarak kül olmasına, kuş, tavşan, kaplumbağa ve diğer yaban hayvanlarının korkunç bir sonla ölmesine yol açıyor. Atmosferde karbondioksit yoğunluğunun artmasına sebep oluyor. Orman yangınlarının sebepleri; ihmal ve dikkatsizlik, kasıt ve doğal sebepler olarak üçe ayrılıyor.

Türkiye'de orman yangınlarının yüzde 97'si insanlardan kaynaklanırken, yüzde 3'ü yıldırım düşmesi gibi doğal sebeplerden çıkıyor. İnsan kaynaklı yangınların yüzde 12'si terör amacıyla, ya da yanan alanı değerlendirip rant sağlamak amacıyla kasten çıkarılıyor. Yüzde 38'ine ise piknik ateşini söndürmeme, yanan sigarayı atma, anız yakma gibi ihmal ve dikkatsizlikler sebep oluyor. Tren lokomotiflerinden çıkan kıvılcım, askeri alanlarda yapılan atışlar da insan unsurlu yangınların sebepleri arasında yer alıyor. Geçen yıl çıkan orman yangınlarından yüzde 47'sinin sebebi kesin olarak tespit edilememesine karşın, bunlarda da insanların etkili olduğu tahmin ediliyor.

Türkiye'de geçen yıl meydana gelen orman yagınlarında yaklaşık 6 bin hektar orman alanı yanarak kül oldu. Marmaris ve Antalya'daki büyük yangınlar en fazla zarara yol açan yangınlar olarak akıllarda kaldı. Ama işin bir de sevindirici yanı var.

1997 yılında çıkan yangın sayısının geçmiş yıllara oranla daha düşük olduğu vurgulanıyor. 1986-1996 yılları arasında ortalama bin 868 orman yangını çıktığı ve yılda ortalama 14 bin 623 hektar orman alanı yandığı belirtiliyor. İstanbul Orman Bölge Müdür Yardımcısı Atilla Gözübüyük, geçen yıl orman yangınlarının yüzde 50 oranında azalmasını; alınan tedbirlerin yanı sıra şans faktörüne bağlıyor. Türkiye'de belediyelerin orman yangını konusunda son derece duyarlı olduğunu ve kendilerine her türlü desteği sağladığını belirten Gözübüyük, orman yangını çıktığında, civardaki belediyelerin; personeli, itfaiye araçları ve teknik imkanlarıyla kendilerine yardımcı olduğunu söylüyor. Yerel yönetimlerin verdiği desteğin sürmesini bekleyen Gözübüyük, belediyelerden beklentilerini şöyle sıralıyor:

* Orman içlerindeki çöp döküm alanları yangın açısından büyük risk taşıyorlar. İlgili belediyeler bu yerleri kontrolleri altında tutsunlar ve bu çöpleri yakmasınlar. Halkın orman yangınları konusunda bilinçlendirilmesi için yardımcı olsunlar, broşür dağıtsınlar. Ormanların üzerindeki baskının azaltılabilmesi için, denetimli piknik alanlarını artırsınlar.

Yangına karşı alınan önlemler

. Orman köylerinde eğitim veriliyor 
. Avcı ve çobanlar eğitiliyor.
. Askeri birliklere eğitim veriliyor.
. Piknikle ilgili uyarılar yapılıyor.
. Orman yollarına ikaz levhaları konuyor.
. Basın yoluyla uyarılar yapılıyor.
. "Alo 177 orman yangını" ihbar telefonu konusunda halk bilgilendiriliyor.
. İlgili kamu kurum ve kuruluşlarıyla koordineli çalışmalar yapılıyor.(DSİ, Karayolları, Köy Hizmetleri, belediyeler, askeri birlikler vb.)
. Orman yangını çıkaranlara verilen cezalar artırıldı.
. Ormanda izinsiz ateş yakana, yangın çıkmasa bile en az 3 ay hapis öngörülüyor.
. Terör amacıyla orman yangını çıkaranlara idama varan ağır cezalar öngörülüyor.
. Orman yangını geçirmiş yerlerde her türlü tahsis ve yapılaşma yasak.
. Yangın emniyet yolları açılıyor.
. Kulelerde sürekli gözetleme yapılıyor.
. Haberleşme merkezleri ve ilk müdahele ekipleri hazır bekliyor.
. Türkiye genelinde 13 uçak ve 25 helikopterden oluşon hava filosu, herhangi bir orman yangınına müdahele için hazır.
. Yanan orman alanları bir yıl içinde yeniden ağaçlandırılıyor.

Yangınların nedenleri

* İhmal ve dikkatsizlik
* Piknik ateşini söndürmeme
* Anız yakma
* Sigara
* Kasıt
* Rant amaçlı
* Terör amaçlı
* Kaza
* Elektrik hatlarının kopması
* Tren lokomotifinden çıkan kıvılcımlar
* Askeri alanlarda yapılan atış talimleri
* Doğal sebepler
* Yıldırım

Hava Durumu
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.091634.2282
Euro37.013337.1616
Dilber Abla
İHV Gönüllüsü