Görüş
Mustafa Namık Güzeler yazıyor
İşbirliği yapalım
Belediyelerimizin içerisinde bulunduğu hukuki, idari ve mali problemlerin çözümü takdir edersiniz ki, merkezi idarenin ve parlamentonun alacağı iyileştirici kararlara bağlıdır. Büyükşehir belediyelerinin siyaset üzerindeki ağırlığı ve büyükşehir belediye başkanlarının ortak hareket etmesi sonucu 3030 sayılı kanunda ciddi değişiklikler yapılmasına karşılık gerçek anlamda sıkıntı içerisinde bulunan ve 1580 sayılı kanuna tabi belediyelerin konusu gündeme dahi getirilmemiştir.
Vaatler boş
1984 yılından bu yana üçüncü dönemdir belediye başkanıyım. Her iktidar değişikliğinde belediyelerin durumunun iyileştirileceği, yetkilerinin arttırılacağı sözü verilir, nutuklar atılır. Ancak on üç yıldır ciddi anlamda yapılan tek iyileştirme rahmetli Özal döneminde olmuş, sonraki yıllarda yapılan haksız uygulamalarla iyileştirme geriye götürülmüş, mali yönden ve yetki yönünden eski hale gelinmiştir. Örnek vermek gerekirse, 1986 yılında yüzde 8'lerin üzerine çıkartılan belediye payları 1700'lerde seyreden belediye sayısı 2800'lerin üzerine çıkarken yüzde 6'lar seviyesine indirilmiştir.
Bu çarpıklıklar şüphesiz sizlerin de bildiği yanlışlardır. Ayrıca dünyada eşi benzeri bulunmayan çağdışı bir hukuksuzluk örneği emekli işçilere ödenen sosyal yardım zammının belediyelere rücu ettirilmesi uygulaması kesinlikle kaldırılmalıdır. Bu uygulamanın iptali için belediyemiz Malatya İş Mahkemesi'ne dava açmıştır.
Sağlam gelir
Hükümetlerin belediye borçlarını affetmesi belki bazı belediyeleri ve başkanlarını rahatlatabilir. Ancak bu yanlış bir uygulamadır. Çözüm değil, çözümsüzlüktür. Bunun yerine belediyelerin sorumlulukları doğrultusunda gerçekçi bir gelire kavuşturulması, üç-beş kuruş için Ankara'da milletvekilerine, bakanlara el açar durumdan kurtarılması gerekmektedir.
Seçimden, seçime verilen il rüşvetleri yerine en küçük beldeyi bile il düzeyinde alt yapıya kavuşturacak güçlü belediyeler oluşturulmalıdır.
Hizmet esas
Belediye başkanları olarak, hepimiz, ayrı siyasi parti ve düşüncenin mensuplarıyız. Ancak inanıyorum ki, hepimizin ortak yönü, beldemize dolayısıyla tüm ülkemize, tüm insanlarımıza hizmet etmektir. "Belediyeciliğin partisi olmaz" düsturu da bu anlayışın mahsulüdür.
Demokrasinin beşiği olan belediyelerin güçlenmesinden kimse çekinmesin diyoruz. Çekinmesin, zira en ücradaki vatandaş kadar Oran'daki milletvekileri de temiz havaya, temiz suya, temiz çevreye, yeşile ve pırıl pırıl mekanlara muhtaçtır.
Sizi gücünüz kadar bu amaçlar doğrultusunda işbirliği, güçbirliği yapmaya davet ediyorum.